Ara uzun oldu, hepinizden özür diliyoruz.  Gecikme nedenlerinden bir kısmı doğrudan bizle alakalı diğer kısmı ise tamamen bizim dışımızdan.  Bizden kaynaklanan hepinizin malumu olan şeyler; Türkiye’nin halet-i ruhiyesi.  Diğer sebepler ise dilimizin dönmediği dijital alan sorunlarından kaynaklanıyor. Özellikle sitemize erişilirken karşılaşılan teknik sorunlar son dönemlerde çokça artmıştı. Bu sorunu tam gidermeden karşınıza çıkmak istemedik. Sitemizin alt yapısını olduğu gibi başka bir platforma taşıdık. Taşımadan kastettiğimiz binlerce yazı olunca işimiz bir hayli uzadı. Üzerine bir de, hem dostumuz hem de teknik danışmanımız olan arkadaşımızın tembelliği eklenince size söz verdiğimiz takvimleri birkaç sefer ertelemek zorunda kaldık.  Ama artık karşınızdayız, hem de kendimizi affettirmek için yepyeni bir yüzle.
Sitemiz artık hem daha güvenli, hem de daha hızlı. Artık sitemizde yalnızca yazılı hukuk eserlerine değil aynı zamanda bu alana ilişkin çekilmiş görsellere de yer veriyoruz. Şimdiden hukuk videolarımız kategorisinde dokuz ayrı görsel eser yerini aldı. Özellikle Ertuğrul Uzun’un “Hukuk Başlangıcı” başlıklı video serisini izlememiş olanlar kaçırmasın. Yine Mehmet Karlı’nın “Haklarımız Var” başlıklı videosunu da, pratik hat üzerinden kavramsal bir yol haritası önermesi açısından altını çizelim. “Meslekle Övünme”, “Avukatların Çok İyi Bildiği 7 Şey”, Sadece Hukuk Öğrencilerin Anlayacağı 6 Şey” videolarını anlatmaya gerek yok, bir bölümünü yaşadık bir bölümünü de yaşıyor ve karşılaşıyoruz. Bu kategoride her hafta yeni videolarla karşınızda olacağız.
Yaptığımız işlerden en gurur verici olana gelelim: Hukuk Dergileri Arşivi. Arşivimizi zenginleştirdik; Gün Işığı, Savunma, Toplum ve Hukuk Dergileri’nin tüm sayılarını sitemize yükledik. Dergileri sitemize yüklerken bir kez daha gördük ki, yayınlanmış yazıların büyük çoğunluğu halen güncelliğini koruyor ve canlanmak, tartışma konularımıza dâhil olmak için bizim ilgimizi, onları keşfetmemizi bekliyor. Dergilere emeği geçen herkese teşekkür ediyoruz, bizlere çok güzel bir arşiv bıraktılar.
Yeniliklerden devam edelim. Sitemizde artık bir “dosya” bölümü var. Her iki ayda yeni bir dosya konusu ile karşınıza çıkacağız. Şimdi “Cemal Bali Akal” yazılarından oluşan dosya ile başlıyoruz.  Bir de alt dosya kategorilerimiz var. Bunlara da “…den” adını verdik. İlgili kategoride yayımlamış olduğumuz yazıları sizler için bir başlık altında derleyip erişime sunuyoruz. Başlangıç olarak, önceki tarihlerde erişime sunduğumuz yazılardan “Cumhuriyet Davası”, “İstanbul Barosu Seçimleri”, “Türkiye’nin Anayasa Gündemi”, “Hapishaneler”, “İfade Özgürlüğü” başlıklarını sizler için derledik.
Yeni yüzümüzden bahsetmeyi unuttum. Sitemizin kırmızı renklerini turkuaza çevirdik. Dönemden bağımsız olduğunu vurgulayalım. Biz bu rengi sevdik, umarım sizde seversiniz ve yakıştırırsınız. Amblem ve yazı karakterlerimiz de değişti. Bizim içimize sindi, umarım aynı düşüncedeyizdir.
En son bıraktığımız yerde; “Hukukun İç Ahlakı”, “Demirtaş Davası”, “Gazetecilere İspat Külfeti Yüklemek Basın Özgürlüğünü Ortadan Kaldırır -AYM Kararı” ve Aziz Nesin’in “Aydınlar Dilekçesi Savunması” yazılarımız vardı.  Bunları şimdi manşetten indirip yeni iki yazı ekliyoruz. İlki Gustav Radbruch’un “ Hukuk Kavramı”, çeviri Melike Belkıs Aydın’ın. Diğer yazımız kitaplık kategorimizden. Taha Parla ve İbrahim Kabaoğlu’nun yayımladığı iki kitap karşılaştırılıp, Türkiye’deki anayasalar üzerinden tarih, ideoloji ve rejim karşılaştırması yapıyor. Biliyoruz çok fazla anayasa konulu yazı yayınladınız diyeceksiniz ama bundan kaçamıyoruz, ne yazık ki. Belki bu anayasa ve yönetim sistemi takıntımızda N. Bobbio’nun “Demokrasi ve Diktatörlük” kitabındaki tespitlerinin de etkisi olabilir “başkanlıkçı ve başkancı rejimler kişisel diktatörlük ve despotluktan bir önceki istasyondur”
Neyse fazla uzatıp nefesimizi tek seferde tüketmeyelim. Yeniden bu uzun maraton için yollara düştük. Yarış değil emelimiz, maratonu tamamlamak ve her uğradığımız istasyondan yeni bir merakla ve tanışıklıklarla ayrılmak. Daha önceden de “yola çıkarken” metnimizde yazmıştık; aramıza katılmak, katkı sunmak, yolda laflamak isteyen herkes başımız ve gözümüz üstüne.
Şimdilik uzun olmasını dilediğimiz bu yolculuğumuza ara verdiğimiz noktadan ufak bir adımla başlayalım. Bakalım yol bizleri nerelere götürecek.